TASARIM BEBEKLER: CRISPR/Cas9 DEVRİMİ!

27 Temmuz 1978 tarihinde Daily Mail gazenetsinde yayımlanan bir habere bakıyoruz şu anda.

İnsanlık tarihini baştan aşağı değiştiren bir haber. Bu haber öncesi ve sonrası şeklinde niteleyebiliriz birçok şeyi. Özellikle genetik bilimi için çok önemli bir haber bu.

İnsanlık tarihinde ilk kez bir tüp bebeğin dünyaya geldiğini bize sunan bir haber.

İngiltere’nin Lancashire kentinde uzun uğraşlar sonucu bebek sahibi olamayan Lesley Brown ve Gilbert Brown çifti o zaman için zamanın çok ötesinde olan bu tüp bebek tedavisine gönüllü oluyorlar ve yığınla itirazın, dini endişelerin gölgesinde tarihin ilk tüp bebeği Louise Joy Brown dünyaya geliyor.

Tabi bu başarının da kolay gelmediğini hemen söyleyelim. “Tüp bebek” fikri ilk ortaya atıldığında inanılmaz bir tepki ile karşılaşıyor. Siyasiler, din adamları, bilim insanları, toplumun her kesiminden insan hem ahlaki olarak yanlış ...  Devamı

Zaman Nedir?

ZAMAN.

NEDİR?

Nerede başlar? Nerede biter? Büyük patlamadan önce.

Zaman.

Var mıydı?

Veya.

Bir sonu olacak mı?

Güneş sistemimiz ömrünü doldurduğunda.

Biz yok olduğumuzda.

Zaman.

Olacak mı?

Her şeyden. Hepimizden. Mekandan bağımsız.

Düz bir çizgi halinde.

Akıp giden bir şey mi?

Klasik fiziğin babaları olarak kabul edilen Galileo, Newton gibi isimlere göre.

Evet.

Zaman mutlaktır, değişmezdir, sabittir, her şeyden bağımsız akıp gider.

Özellikle “mutlak zaman” dendiğinde Newton gelir herkesin aklına.

Ama.

Bern kentinde bir patent ofisinde çalışan genç bir adam vardı hatırladınız mı?

Bir gün günlüğüne ne yazmıştı biliyor musunuz?

“Newton. Çok üzgünüm…”

Newton, Descartes, Galileo, Maxwell ve onlarca başka bilim insanı. Tarihi değiştiren onlarca isim.

Hepsine bir nevi “diss” atıyordu bu cümlesiyle.

“Beyler. Üzgünüm. Ama o iş öyle değil.” diyordu.

Bizim asi gencimiz… Albert ...  Devamı

Şizofreni ve Yaratıcılık Mevzusu – Syd Barrett Vakası

Syd Barrett. Pink Flloyd’un kurucusu. Beyni. Her şeyi.

Rock müzik tarihinin gördüğü en iyi gruplardan biri, saykadelik ve deneysel rock akımının öncüsü olarak kabul edilen bir grup.

Syd belki de Jimi Hendrix ya da grup arkadaşı David Gilmour kadar iyi bir gitarist değildi ya da çok çok iyi bir solist de değildi ama işte birçok otoriteye göre Pink Flloyd’u Pink Floyd yapan ve tarihin en iyileri arasına sokan kendisiydi.

Syd Barrett önce Cambridge Technical College’da Sanat bölümünü bitirir ve ardından Camberwell’de resim bölümünü de bitirir. Sonrasında liseden beri arkadaş olduğu Roger Waters, daha sonradan tanıştığı Rick Wright ve Nick Mason ile birlikte 1965 yılında Pink Floyd’u kurar. Daha sonra David Gilmour da aralarına katılacaktır.

Ve Syd Barrett dönemin en çok ses getiren bu saykadelik rock grubunu kurduğunda sadece 20 yaşındaydı ve The Piper At The Gates of Dawn isimli ilk ...  Devamı

Newton ile Fiziğe Giriş – Herkes Anlasın Diye

https://youtu.be/x6coqmUO4mk

Lise matematik ve fizik derslerimi hatırlıyorum. Pek de iyi hatırlamıyorum. Branşımın İngilizce olduğunu biliyorsunuzdur. Dil çalışmalarını sevmemin yanında dil seçmemin nedenlerinden biri de özellikle matematiğin benim için anlaşılması çok zor, inanılmaz soyut ve bir nevi büyülü rakamlardan ibaret bir alan olarak gelmesi olmuştur. Öyle anladım. Daha doğrusu. Öyle anlatıldı. Ve çok gariptir ki sonradan öğrendim ki aslında dil ve matematik çok çok benzer becerilermiş… Neyse…

Bir eğitimci olarak şu an geriye baktığımda suçu önce kendimde ama daha çok öğretmenlerimde buluyorum.

Einstein’ın “Bir şeyi basitçe anlatamıyorsan, sen de anlamamışsındır” sözü aklıma geliyor böyle durumlarda.

İşte o zamanki öğretmenlerime kızgınlığımın nedeni de budur.

Bugün kendi kendime matematik ve özellikle fizik çalışırken, anlamaya çalışırken fark ettiğimde bu oldu.

Matematik, ...  Devamı

Güç Yozlaştırır mı? – Stanford Hapishane Deneyi

1971. California Palo Alto’da sakin bir Pazar sabahı.

Bir anda polis sirenleri duyuluyor. Zırhlı araçları ile polisler üniversite öğrencilerine yönelik bir operasyona başlıyor.

Öğrenciler yaka paça evlerinden alınıyor ve Silahlı Soygun ya da hırsızlık zanlıları olarak göz altına alınıyorlar.

Standart prosedürü de biliyorsunuz. Tüm hakları okunuyor zanlılara. Konuşmama hakkına sahipler.

Öğrenciler birer birer evlerinden çıkarılıp, yere yatırılıp üstleri arandıktan sonra ters kelepçe ile polis arabalarına bindirilirken mahalledeki tüm komşular merak içinde olan biteni izliyor.

Ardından, sirenler çalarak araçlar uzaklaşıyor.

Karakola vardığında ise tüm prosedürlerden geçiriliyorlar. Hakları tekrar okunuyor. Tüm eşyalarına el konuyor. Ve gözleri kapatılarak bir hücreye konuyorlar. İşte bu nokta zanlıların “nasıl işleri bu hale getirdim” sorusunun cevaplarını arayacağı ...  Devamı

İnsan Genom Projesi + Yapay Zeka = Modern Öjeniye Giriş

Arkadaşlar. Nasılsınız? Videoya geçmeden çok önemli duyurumuzu hemen yapalım…

BebarBilim’in İngilizce ve Almanca kanalları BebarScience ve BebarWissen yayın hayatına başlamıştır!

Şu anda birkaç video ile açılışı yapıyoruz ama kısa zamanda video sayısı artacaktır!

Aşağıdaki linklerden abone olarak BebarBilim’i dünya çapında bir kanal yapmaya ne dersiniz? Desteğiniz çok ama çok önemli. Abone olmayan kalmasın! Herkesi bekliyoruz! Şimdiden çok çok çok teşekkürler!

Şimdi….

Gelelim çok acayip konulara, olaylara, gelişmelere… Geyik olsun diye söylemiyorum, cidden çok ama çok şaşıracaksınız…

ÖJENİ videosunu hatırlıyorsunuz. Öjeni destekçisi bilim insanlarını da. Kendilerine göre Darwin’in “doğal seçilim” tezine bakarak “neden doğanın zayıfları elemesini bekliyoruz ki” diyen ve işleri hızlandırmak isteyen insanlar, liderler…

Mükemmel, saf, güçlü, ...  Devamı

“Bu Benim Kızım Değil!” – Capgras Sendromu

Mary. 40 yaşında bir kadın. Doktoru tarafından çocuğuna agresif tavırlar gösterdiği ve çocuğun güvenliğinin tehlikede olması gerekçesiyle psikiyatri bölümüne sevk ediliyor. Mary’nin kendi, öz çocuğu olan Sarah’ya karşı saldırgan bir tavır sergilemesinin de kendisine göre bir nedeni var. Çünkü çocuğu kendi çocuğuna çok benzemesine rağmen aslında kendi çocuğu değil! Birileri. Devlet. Ona göre öz çocuğunu kendisinden aldı ve yerine ona çok benzeyen sahte bir çocuk verdiler. Hatta Mary ikiz doğurduğunu ama hastanenin sadece Sarah’yı kaydettiklerini de iddia ediyor. Kimi zaman kızı Sarah’yı okuldan almaya giden Mary kızını almayı reddediyor ve “Bana gerçek kızımı verin! Ne yaptığınızı biliyorum!” diyor…

Arkadaşları, ailesi, tüm doktorlar Sarah’nın kendi çocuğu olduğunu söylese de Mary sürekli öz kızının “kendi kızı” olmadığını söylüyor.

Bazen ...  Devamı

Ölümsüzlük Rüyası – TRANSHÜMANİZM!

Bir dakikalığına gözlerini kapatır mısın? Çok kısa bir hikaye anlatacağım. Sadece dinle ve benimle birlikte hayal et. Bittiğinde söyleyeceğim… Hazır mısın?

Gelecekte bir gün.

Bir laboratuvarda bir kontrol panelinin önündesin. Bilincin tamamen açık ama bedenin hareket etmiyor. Tüm kasların çalışmayı bırakmış.

Etrafında makineler hareket halinde. Bir robot geliyor ve kafatasını açarak beynine bir cihaz yerleştiriyor.

Daha sonra yükleme başlıyor. Tüm bildiklerin, tüm anıların, çocukluğun, ergenliğin, ilk adımların, ilk aşkın, ilk öpüşmen, kırgınlıkların, mutlulukların… Seni sen yapan her şey. Bilincin. Dijitale aktarılıyor.  Tamamen mekanik yeni bir bedene… Bir robota…

Yükleme tamamlanıyor bir süre sonra. Yeni bedeninde gözlerini açıyorsun… Robot bedeninden kendi bedeninin tüm fonksiyonlarının durduğunu izliyorsun.

Doğduğundan beri içinde bulunduğun beden ...  Devamı

Neden Rüya Görüyoruz? – Rüyaların Anlamı

“Hayatta sahip olabileceğiniz en büyük başarı gerçekten kimseniz o kişi olabilmektir.” Carl Jung

Bir savaş halindesin. Tarihin gördüğü en uzun, en acımasız, en bitmek bilmeyen, kazananı da olmayacak bir savaş. Kendinle bir savaş halindesin. Bir dışarıdaki sen var, bir de gerçek sen. Onu dışarıya göstermemek için her şeyi yaparken senin de unuttuğun bir sen …

Ama bazen… Kontrolü kaybettiğinde… Yani baskılamayı unuttuğunda ya da beceremediğinde işte o “gerçek sen” ortaya çıkıyor. Elini uzatıyor, kendini hatırlatıyor. Ben buradayım, “ben daha ölmedim, beni öldüremedin” diyor…

En savunmasız olduğun anlarda…

Uyurken…

Rüya diyoruz… Yorumluyoruz filan… “Kötü haber alacağım” herhalde diyoruz…

“Yol gördüm… Yolculuk demek bu… Bir yere gideceğim…”

 ...  Devamı

Asosyalim, Gururluyum!

Bir insan hayal edin. Günlerce evden çıkmayan, bir arkadaş ortamında hiç konuşmayan, kendi halinde, kalabalık içinde biraz rahatsız duran… Ama tek başınayken dünyanın en eğlenceli insanı, saatlerce sohbet edebileceğiniz biri…

Kim bu insan?

Sen misin?

En yakın arkadaşın mı?

Peki size, veya bu tip insanlara “ASOSYAL, UTANGAÇ, ÇOK İÇİNE KAPANIK” dendiğini de sık sık duymuşsunuzdur o halde?

Sırf bunları duymamak için de toplum içinde “mış gibi” davranıp bir an önce evinize koşup kendinizle başbaşa kalmak istediğiniz de oluyordur sıklıkla diye düşünüyorum…

Siz de bendensiniz o halde… Hoş geldiniz. Gelin sarılalım J

Ve hadi kendimizi millete bir anlatalım.

Ama önce birkaç şeyi açıklığa kavuşturalım. Video resminde ve başlıkta “asosyal” kelimesini kullandım çünkü toplumda bu kelime çok kullanılıyor bu tip insanları tanımlamak için. Aslında çok ama çok yanlış. “Yalnızlığı ...  Devamı