İnsanın Marslıya Dönüşme Serüveni

Elon Musk’ın planı şu. 2022’de Starship aracı ile marsa inecek ve su kaynaklarını belirleyerek olası tehlikeleri tespit edecek. 2024’te Starship ilk insanları Mars’a gönderecek. Bununla birlikte çok daha fazla ekipman ve kaynak da götürülecek ve hemen yakıt santralleri kurulacak. Ardından mars’ın kolonileştirilmesine yönelik genişlemeye uygun bir üs kurulacak.

 Sadece SpaceX değil. Lockheed Martin şirketinin Mars Base Camp projesi, NASA’nın Deep Space Transport projesi ile birlikte Çin, Hindistan, Japonya ve Avrupa mars’a gözünü dikmiş durumda. Yani önümüzdeki 10 yıl içinde mars’ı kolonileştirme maratonu başlayabilir gibi görünüyor.

Ancak nasıl gideceğiz, nasıl kolonileştireceğiz, su, ekmek bulabilecek miyiz gibi sorulardan daha önemli bir soru var karşımızda. İnsanlık başka bir gezegene yerleşip orada yaşamaya başladığında Mars’ın hiç alışık olmadığımız ...  Devamı

Harezmi, Hayyam, Biruni – MATEMATİK DEVRİMİ!

Mekke’nin fethinden sonra islam orduları kuzey afrukadan, güney avrupaya, orta doğudan hindistana kadar genişlemiş, çok geniş bir coğrafyaya hükmetmeye başlamıştı. Fetihlerle birlikte elde edilen ganimetler arasında belki de en önemlisi antik çağın bilimiydi. Özellikle tıp başta olmak üzere dönemin yöneticileri ve bilginleri kendilerine göre allaha yakınlaşmak için astronomiye de büyük önem vermişti. 100 yıl içinde farklı bölümlere ve yönetimlere ayrıldıktan sonra özellikle doğudaki Abbasi halifeliği gelişim merkezi haline gelecekti. İkinci abbasi halifesi olan Mansür başkenti Bağdat olarak belirlemiş, Harun Reşid de büyük bir kütüphane kurmuştu. Ardından gelen 7. Abbasi halifesi Memün de işleri bir adım öteye götürerek 9. Yüzyılda Bağdat’ı bir bilim ve eğitim merkezi haline getirecek adımı atmış Bağdat’ta bir kütüphane ve çeviri merkezi olan Beyt’ül Hikmet’i ...  Devamı

2000 Yıllık Bilgisayar – Antikythera Mekanizması

Bundan 220 yıl kadar önce 1901 yılında bir Yunan adası olan Antikitera adası, bizim bildiğimiz adıyla Küçük Çuha adasının açıklarında dalgıçlar bir gemi batığına denk geliyorlar. Bu antik bir roma gemisinin batığıydı ve içinde bir sürü tarihi eser bulunuyordu.

Yapılan incelemelerde geminin milattan önce 205 yılında battığı keşfedilecekti. Arkeologlar genellikle dönemine göre oldukça lüks eşyaların bulunduğu bu gemiden çıkarılan içlerinde mücevherler, eski paralar, heykeller bulunan parçaları incelerken belki de en gereksiz gördükleri parça 15087 kodunu verdikleri parçaydı. Bir kutu içinde bazı dişliler bulunan, ne olduğunu anlamadıkları bir parçaydı bu.

Kireçlenmiş, üstünde okunmayan yazılar bulunan bu parça o nedenle Yunanistan’da alelade bir parça gibi 50 yıl boyunca müzede bir sürü ilgisiz ziyaretçinin gözünden kaçacaktı. Ancak keşfedilmesinin ardından ...  Devamı

Matematiğin Kökeni

“Kim sardı bu matematiği bizim başımıza?”

Bir çoğumuz okul yıllarımızda söylüyoruz, duyuyoruz bunu.

“Ne işime yarayacak kardeşim tüm bunlar benim gerçek hayatta?”

Suçluyu açıklıyorum.

İşte bu arkadaşlar. (Antik Mısırlılar)

Yani olağan şüphelilerden en ünlüleri.

Daha eskiye de gidebiliriz mutlaka ama sistematik bir biçimde matematiğin gerçek hayatta ne işe yaradığını bulan insanlar.

Tabi binlerce yıl sonra çocuklar okulda düşük not alsınlar, gıcık olsunlar diye trollük yapmak değildi amaçları.

Önceki videoda konuştuğumuz “keşif mi icat mı sorusunun” matematik icattır argümanına daha yakın bir süreçle Matematiği başımıza sardılar çünkü mecburlardı.

Tabi çıkış noktaları da elbette doğadaki düzendi. Süreklilikti. Nil nehrinin kıyısında bir medeniyet inşa ederken sürekli gerçekleşen olayları hesaplayarak tarımdaki verimliliği artırmak, toprak paylaşımını ...  Devamı

Sen De Herkes Gibisin: ASCH DENEYİ

Üniversitelerde Psikoloji bölümlerinde Psikoloji 101 dersi alan ya da bir şekilde psikoloji ile ilgili olan herhangi birisi için bu fotoğraf çok tanıdık gelecektir. Çekildiği yıl 1951. Masanın etrafında toplanmış gençler Swarthmore College’da okuyan ve bir “görsel hafıza deneyin” katıldıklarını sanan öğrenciler. Sağda ayakta duran adam ise Solomon Asch. Psikoloji dünyasının en bilinen isimlerinden biri.

Buna neden olan ise işte bu çubuklar.

Evet. Bu öğrencilere önce A B ve C şeklinde sınıflandırılmış çubuklar bulunan bir kart gösteriliyor.

Sonra tek bir çubuk bulunan başka bir kart.

Sonra soruyor Solomon Asch.

Size de soralım.

Bu tek çubuk diğer karttaki hangi çubukla aynıdır.

Böyle soru mu olur değil mi?

Yani bunu herkes bilir. Oradaki öğrenciler de tek tek hepsi C demiştir ve sonra evlerine dönmüşlerdir değil mi?

İşte öyle değil. Bu çubuklardan çok büyük bir toplumsal ...  Devamı

Matematiğin Hikayesi – BAŞLANGIÇ

İşin en heyecan verici kısmına geldik hep birlikte.

Bugüne kadar fiziğin derinliklerine, oradan kuantum fiziğine uzanan bir yolculuk yaptık. Daha gidecek çok yolumuz da var ancak anlamlandırmaya çalışırken hep bir yerlerde bir şeylerin eksikliğini duyduk. Anladığımızı sandığımız şeyleri ifade etmeye çalışırken tıkandık bir noktada. Anlıyor ama konuşamıyorduk.

Anlıyor ama anlatamıyorduk.

Bir araca ihtiyacımız vardı. Hepsini ifade edebilmek için konuşabilmeye, bir dile.

İşte tüm evreni, seni, beni, her şeyi oluşturan bu sıradışı kurallar bütününün dilini öğrenme vaktidir artık.

Evrenin en derinlerinde, kuantum fiziğinin kuytu köşelerinde, kuantum alanlarının kumaşlarında gizli şifreleri öğrenmeye, bu şifreleri çözmek için ömrünü adayan insanları, bu insanların hikayesini, bizi bugüne getiren tüm gelişmelerin gizemli dilini öğrenmeye hazır mısınız?

Gelin kuantum ...  Devamı

Sen Ölümsüzsün! – Kuantum Ölümsüzlüğü

Bebar Bilimin beyin yakma videolarını bilirsiniz. Özellikle kuantum mekaniğine girdiğimiz zaman kaybolduğumuz zamanlar olmuştu. Güzel, entelektüel bir kayboluş. Uzun süredir pek yapmamıştık. Fakat zamanı geldi. Bir miktar bilimsel felsefeye de kayacağız. Peki. Biraz kaybolalım mı?

“Bir şeyin olma ihtimali varsa o şey olur”.

Evet. Başlangıç noktamız burası. Kuantum mekaniğinin temel iddialarından ya da çıkarımlarında biri diyebiliriz.

Yine bu noktada sizden bir şeyleri unutmanızı isteyeceğim. Kendi deneyimlerinizi, yaşantınızı, algınızı bir kenara bırakın.

Bu noktada fark edeceksiniz ki bu iddia aslında doğru. “Bir şeyin olma ihtimali varsa o şey olur”.

Hatta. Ölüm kalım meselesinde de. Evet. Ölmek ya da ölmemek konusunda da doğru bu. Ve bu konuyu biraz düşündüğümüzde ve irdelediğimizde çok ama çok acayip olasılıklar karşımıza çıkıyor! Bir sonuca varmak durumunda ...  Devamı

Bir Kelebeğin Kasırgası – KAOS TEORİSİ!

KAOS ve DÜZEN.

Zıt kavramlar diye biliyoruz.

Fakat KAOS ve DÜZEN zıt değil. KAOS da bir DÜZEN, DÜZEN de bir KAOS içerir.

DÜZEN KAOSTUR, KAOS ise DÜZEN…

Nerden mi biliyoruz?

Havadan. Evet. Hava durumundan.

1961 yılında. Edward Lorenz isimli bir metorolog.  Hepimizde de olan bir miktar tembellik ve kolaya kaçma sonucunda neye uğradığını şaşırıyor.

Her zamanki gibi hava tahminleri yapmaya çalıştığı bir günde dünyada her alanda kullanılmaya başlanan bilgisayarların gücünü kullanmaya karar veriyor. Bir matematiksel model ortaya çıkarıyor ve bu modeli mevcut hava durumunu temsilen bir dizi sayı ile beslediğinizde hava durumunu birkaç dakikalık bir doğrulukla önceden tahmin edebilecekti.

Haliyle Lorenz bu modeli daha da uzun süreli tahminler için kullanmak istiyordu. Mevcut hava durumunu sürekli güncelleyerek daha geniş çaplı bir tahmin sistemi üretmek.

Ve ilk başlarda oldukça başarılı ...  Devamı

Tepkisel Bağlanma Bozukluğu Nedir?

Terapi söz konusu olduğunda sürekli karşımıza çıkan bir mizansen vardır. Hastanın çocukluğuna inmek. Biraz karikatürize edilmesi nedeniyle kimi zaman bunun ne kadar önemli olduğu, hayati önemi gölgelenebiliyor. İnsanın bebekliğinde, çocukluğunda yaşadıkları tüm hayatını dramatik bir şekilde etkileyebiliyor, ölene kadar kapanmayan yaralar açabiliyor zira.

İnsan doğduğunda anne babasının sürekli sevgi ve ilgisine muhtaçtır. Öyle ki bu hava, su, yemek gibi temel bir ihtiyaçtır. Anne-babasının kendisini koruduğunu ve ağladığında, korktuğunda kendisini sakinleştirdiğini görür ve buna güvenir. Güvenmek zorundadır.

Bunun sonucunda da anne-babası ile ya da sonrasında kendisi ile ilgilenen büyük annesi-babası ya da bakıcısı ile güvene dayalı, sağlıklı bir ilişki geliştirir.

Ancak kimi zaman bebekler ile anne-babası arasında bu ilişki kurulamayabiliyor, istediği, beklediği ...  Devamı

İnsanlık Kaderiyle mi Oynuyor? – Epigenetik Nedir?

“Bugün Tanrı’nın yaşamı yarattığı dili öğrenmeye başlıyoruz”.

Bunlar Bill Clinton’ın İnsan Genom Projesi sonucunda ilk dna dizilemesinin başarılı olması neticesinde kurduğu cümlelerden biriydi.

Genetik bilimi başta olmak üzere kimine göre ateşi, tekerleği, sıfırı ya da tüm diğer gelişmeleri bir kenara bırakın insanlığın tanık olduğu en önemli gelişmeydi bu.

Elbette “Tanrı’nın dili” dendiğinde tüm basın, tüm dünya kulak kesilmiş ve insanı, insan beynini, canlı biyolojisini çözdüğümüzü düşünmüşlerdi.

Ama elbette çok yanılmıştı herkes.

Henüz yakın bile değildik. Evet. Gerçekten bir ilk adım ve çok da önemli bir adımdı bu fakat daha gidecek çok yolumuz vardı.

Evet. Aslında temelde basit. İnsan genomu sadece 4 harften oluşur. G, T, C, A. DNA sarmalını oluşturan harfler. Ve bunlar tekrar, tekrar, tekrar ve tekrar birleşerek tüm canlıların temelini ...  Devamı