Kuantum İnterneti – Geleceğin İnterneti

2020 her anlamda birçok insanın hatırlamak bile istemeyeceği bir yıl olmaya devam ediyor. Fakat enseyi çok karartmamak adına bilim açısından da bir o kadar önemli bir yıl olmaya da devam ediyor. Mars’a yapılan görevler, venüs’te yaşam izlerinin keşfi derken biraz nefes alabiliyoruz. Fakat tam da pandemi başlamadan önce aslında başka çok önemli bir gelişme daha yaşanmıştı. 2020’nin Şubat ayında Amerika Enerji Bakanlığının Argonne Laboratuvarında ve Şikago Üniversitesinde çalışan bilim insanları çok önemli bir başarıyı dünyaya duyurmuşlardı.

Bilim insanları Şikago’da kuantum tüneli adını verdikleri tesiste bu zamana kadar elde edilen en uzun mesafede, 83.7 kilometrelik bir mesafede kuantum dolanıklığını elde etmeyi başardıklarını duyurdular.

Yani şimdi bundan bize ne de diyebiliriz fakat bebarbilim izleyicileri kuantum serisinden tanıdık bu mevzuya. Gördüğümüz, ...  Devamı

Hayalet Nötronlar ve Ayna Evrenler – 9 Saniye Problemi

Bilimin en güzel taraflarından birisi şu. Bir gün, birisi, o kadar sıradışı bir fikirle ortaya çıkıyor ki. Önce bir reddediş dalgası baş gösteriyor. Olmaz öyle şeyler, geleneklere sıkı sıkı sarıla bilim insanları. Sonra birileri “mantıklı bu” demeye başlıyor. Sonra. Sonrasını biliyorsunuz. Einstein çok yaşadı bunu. Görelilik yasası. Herkesin aklını başından aldı. Ama sonunda. En basit sonuçlarından biri olan GPS’i bu sayede neredeyse hatasız kullanabiliyoruz.

Ve yine böyle bir fikirden bahsedeceğiz bugün. Algılaması güç, geleneksel algıya ciddi bir darbe indirecek bir iddia.

İddia şu. Bulunduğumuz anda, bulunduğumuz mekanda bizim, çevremizin, tüm yaşantımızın bir aynası hüküm sürüyor olabilir. Ayna atomlar, ayna gezegenler, ayna yaşamlar, ayna siz. Arabaların ters yönde ilerlediği, saatlerin geriye doğru gittiği ir evren.

Bir ayna evren.

Bahsettiğim gibi. Bu evren ...  Devamı

Kuantum ve Göçmen Kuşlar

Her biriniz eşsizsiniz. Hepinizin kendine has özellikleri var. Farklı yetenekleri, duyguları, korkuları, kendi içinde sakladığı bir evren. Birey olarak tahmin edilemezsiniz. İnsan olmanın en güzel tarafı da budur. Tahmin edilemezlik, belirsizlik… Fakat büyük bir kalabalığa, binlerce insandan oluşan bir topluluğa baktığınızda. Bu bireysel farkların önemi kalmaz. Ve o topluluğu doğru politikalar ile yönetebilme imkanınız da vardır. Toplum psikolojisi o nedenle çok güçlü bir alandır.  Topluluk içinde bireyin etkisini en aza indirir ve o topluluğu bir bütün olarak ele alırsınız.

Kuantum fiziğini de bu şekilde düşünmeyi seviyorum kimi zaman. Her bir atoma ayrı ayrı baktığımızda o atomun içindeki belirsizlikler, olasılıklar çok heyecan verici. Fakat bir araya gelip günlük yaşamda gördüğümüz nesneleri oluşturduklarında. Nasıl söylesem. Biraz sıkıcı hale geliyorlar. ...  Devamı

Kuantum Biyoloji: Organik Yaşamın Anahtarı

Roger Penrose Us Nerede? Kralın Yeni Usu isimli kitabında “beyin kuantum fiziği yasalarına dayanarak çalışır ve gerçekte bir kuantum bilgisayaridır” der.

Olağanüstü bir çalışma alanının en beylik laflarından biridir bu. Hayatın, yaşamın sırlarına dair çok şey şey barındıran bir iddia. Ve büyük ihtimalle yaşam denen olgunun tüm bilinmeyenlerini ortaya çıkarabilecek en önemli alan desek çok da yanlış olmaz.

Kuantum Biyolojisi.

Kuantum fiziği serisine başladığımızda da söylediğimiz gibi kuantum mekaniğinin tüm garipliklerini makro düzeyde, günlük yaşamda görmüyor, gözlemlemiyoruz ancak bildiğimiz ve bilmediğimiz, gördüğümüz veya görmediğimiz her şeyi oluşturan bu parçacıkların yasaları bunlar. Yapıtaşında bu denli garipliklerin olduğu süperpozisyonun, mesafeler arası korkunç olayın yani dolanıklığın, gözlemci paradoksunun olduğu bir evrende doğru baktığımız ...  Devamı

Sen Ölümsüzsün! – Kuantum Ölümsüzlüğü

Bebar Bilimin beyin yakma videolarını bilirsiniz. Özellikle kuantum mekaniğine girdiğimiz zaman kaybolduğumuz zamanlar olmuştu. Güzel, entelektüel bir kayboluş. Uzun süredir pek yapmamıştık. Fakat zamanı geldi. Bir miktar bilimsel felsefeye de kayacağız. Peki. Biraz kaybolalım mı?

“Bir şeyin olma ihtimali varsa o şey olur”.

Evet. Başlangıç noktamız burası. Kuantum mekaniğinin temel iddialarından ya da çıkarımlarında biri diyebiliriz.

Yine bu noktada sizden bir şeyleri unutmanızı isteyeceğim. Kendi deneyimlerinizi, yaşantınızı, algınızı bir kenara bırakın.

Bu noktada fark edeceksiniz ki bu iddia aslında doğru. “Bir şeyin olma ihtimali varsa o şey olur”.

Hatta. Ölüm kalım meselesinde de. Evet. Ölmek ya da ölmemek konusunda da doğru bu. Ve bu konuyu biraz düşündüğümüzde ve irdelediğimizde çok ama çok acayip olasılıklar karşımıza çıkıyor! Bir sonuca varmak durumunda ...  Devamı

Einstein’ın Hayali ve Evrendeki Kuvvetler

Einstein Nobel ödülü aldığı 1921’den iki yıl sonra 1923 yılındaki Nobel Ödüllerinde bir konuşma yapıyor ve şunları söylüyor: “Her şeyin teorisini araştıran biri evrende birbirinden tamamen bağımsız iki yasa olduğu varsayımı ile hayatına mutlu bir şekilde devam edemez.”

Aslında kendisinden bahsediyor burada. Genel görelilik teorisini bulmuş adamdan. Hala mutlu değil. Daha fazlasını istiyor.

Bilimin nirvanasına ulaşmak.

Evet.

Bilimin nihai amacından bahsediyorum. Nedir bilimin nihai amacı? Tarih boyunca birçok bilim insanı farklı farklı teoriler üzerinde çalıştı. Hala çok farklı alanlarda çok farklı çalışmalar devam ediyor. Ama beni takip edenler bahsettiğim tüm teorilerin alt metnini iyi okuyanlar şunu fark etmiştir. Hepsi birbiri ile bağlantılı. Her şey bir noktada birbiri ile ilgili.

İşte bilimin nihai amacı da budur. Her şeyin, tüm teorilerin birleştiği noktayı ...  Devamı

Bu Gerçek Olamaz! : Kuantum Fiziği – Çift Yarık Deneyi

Bir bebeğin ilk adımları. Bir insan için hayatının en önemli anı. Antik çağlarda insanların farklı kıtalara keşfe çıkması ve tüm dünyayı mesken edinmesi gibi. Her şeyi keşfetmeye başladığı an. O ilk adımdan sonrası bir süre dengesizdir, düşer, çarpar… Yavaş yavaş çok daha sağlam adımlarla ilerlemeye başlar. Önce evinin çevresini, parkları… Sonra… Sonra bir yetişkin olur. Gerekli olgunluğa ulaşır. Ama keşfetmesi hiç durmaz. Sürekli yeni yerler, sürekli yeni deneyimler… Anlam arayışı yolculuğunda atılan her bir adım, gerçeğe doğru yapılan bir koşu gibi…

İnsanoğlu gibi… 200.000 yıl önce doğduk… Henüz 6.000 yıl önce medeni hayata geçtik. Ve henüz 300 yıl önce “biz neredeyiz” diye sormaya başladık. Belki de o zaman gerçekten doğdu insanoğlu. Isaac Newton ile. Evreni anlama yolculuğumuzu başlatan insan desek çok da yanlış olmaz…

Sonra… Emeklemeye ...  Devamı

Her Şeyi Unut! – Kuantum Fiziği: Başlangıç

Evren. Galaksi kümelerinden oluşuyor.

Bu kümeler ayrı ayrı galaksilerden. Her galaksi gezegenler, yıldızlar, kara deliklerden oluşuyor. Devasa, uçsuz bucaksız yapılar, aklımızın hayalimizin almayacağı büyüklükler, cisimler.

Daha da küçültelim odağımızı.

Sen. Ben. O. Gördüğümüz her şey.

Bir galaksi kümesindeki bir galakside bulunan bir yıldızın etrafında dönen, nispeten küçücük bir gezegenin üzerinde gezinen minik yaşam formları olan insanoğlu, ortaya çıkardığımız insan yapımı her şey, etrafımızda gördüğümüz, dokunabildiğimiz her şey.

Az önce saydığım ve saymaya zamanımın yetmeyeceği her şey.

Atomdan oluşuyor.

Küçücük bir parça. Tüm evrenin temelinde yatıyor.

Atom.

Her şeyin yapıtaşı.

Şimdi.

Bu zamana kadar Newton’dan, hatta daha öncesinden başladık ve Einstein’a kadar geldik. Klasik Fizikten bahsettik. Newton’ın eksiklerini Einstein düzeltti. Ve bir noktada evreni anladığımızı düşündük. ...  Devamı