Fiziğin Hala Cevaplayamadığı 7 Büyük Soru!

Isaac Newton zaman makinesine binip günümüze gelseydi şu anda bilim dünyasındaki ilerlemeyi gördüğünde büyük ihtimalle gözleri yaşarırdı. Onun zamanında inanılmaz gizemli görünen, varlığından bile haberi olmadığı olgular bugün ortaokul seviyesindeki çocuklar için bile bilinmemesi garip karşılanan olgular.

Örneğin isviçredeki Büyük Hadron Çarpıştırıcısını görse küçük dilini yutar, kütleçekimle ilgili teorisinin Einstein isimli bir adam tarafından bayağı değiştirildiğini duysa hem şaşırır hem de mutlu olurdu.

-Ama herhalde en büyük şoku Kuantum Mekaniğini duyduğunda yaşardı. Gerçi tüm hayatını bu konuya adamış bilim insanları bile hala aynı şoku yaşıyor ama Newton büyük ihtimalle oturacak bir yer arar ve bir bardak su isterdi.

Ancak ne olursa olsun bir sakinleştikten ve kendine geldikten sonra ayağa kalkıp bugüne kadar bu seviyeye gelinmesine katkıda bulunmuş ...  Devamı

Bir Kuantum Mucizesi – BOSE-EINSTEIN Yoğunlaşması

Mutlak sıfırda ne oluyor? Bilmiyoruz. Tahmin edebiliriz ancak gözlemleyemeyeceğiz gibi görünüyor. Çünkü bir maddeyi bu seviyeye kadar soğutmak için sonsuz bir enerjiye ihtiyaç var. Fakat. Mutlak sıfıra yaklaşmak bile çok acayip gizemlerin kapılarını ardına kadar açıyor. Sanki tüm fizik kuralları yeniden yazılıyor gibi.

Süperiletkenlik. 1900’lerin başlarında mutlak sıfıra yakın sıcaklıklara  kadar soğutulan cisimlerin elektrik direncinin neredeyse kaybolması nedeniyle bilim insanlarının keşfettiği bir olguydu. Ve bu olgu ile birlikte yapay bir şekilde oluşturulan manyetik bir alanda süperiletken cisimler sanki yer çekimi yokmuş gibi havada durabiliyor, hareket edebiliyorlardı. Çok kısa sürelerle de olsa bilimin mucizesini gözlemleyen bilim insanları elbette müthiş heyecanlanmışlardı. Herkes laboratuvarında manyetik alanda süzülen süperiletken cisimler üretiyor, bir çocuğun ...  Devamı

Kuantum İnterneti – Geleceğin İnterneti

2020 her anlamda birçok insanın hatırlamak bile istemeyeceği bir yıl olmaya devam ediyor. Fakat enseyi çok karartmamak adına bilim açısından da bir o kadar önemli bir yıl olmaya da devam ediyor. Mars’a yapılan görevler, venüs’te yaşam izlerinin keşfi derken biraz nefes alabiliyoruz. Fakat tam da pandemi başlamadan önce aslında başka çok önemli bir gelişme daha yaşanmıştı. 2020’nin Şubat ayında Amerika Enerji Bakanlığının Argonne Laboratuvarında ve Şikago Üniversitesinde çalışan bilim insanları çok önemli bir başarıyı dünyaya duyurmuşlardı.

Bilim insanları Şikago’da kuantum tüneli adını verdikleri tesiste bu zamana kadar elde edilen en uzun mesafede, 83.7 kilometrelik bir mesafede kuantum dolanıklığını elde etmeyi başardıklarını duyurdular.

Yani şimdi bundan bize ne de diyebiliriz fakat bebarbilim izleyicileri kuantum serisinden tanıdık bu mevzuya. Gördüğümüz, ...  Devamı

Hayalet Nötronlar ve Ayna Evrenler – 9 Saniye Problemi

Bilimin en güzel taraflarından birisi şu. Bir gün, birisi, o kadar sıradışı bir fikirle ortaya çıkıyor ki. Önce bir reddediş dalgası baş gösteriyor. Olmaz öyle şeyler, geleneklere sıkı sıkı sarıla bilim insanları. Sonra birileri “mantıklı bu” demeye başlıyor. Sonra. Sonrasını biliyorsunuz. Einstein çok yaşadı bunu. Görelilik yasası. Herkesin aklını başından aldı. Ama sonunda. En basit sonuçlarından biri olan GPS’i bu sayede neredeyse hatasız kullanabiliyoruz.

Ve yine böyle bir fikirden bahsedeceğiz bugün. Algılaması güç, geleneksel algıya ciddi bir darbe indirecek bir iddia.

İddia şu. Bulunduğumuz anda, bulunduğumuz mekanda bizim, çevremizin, tüm yaşantımızın bir aynası hüküm sürüyor olabilir. Ayna atomlar, ayna gezegenler, ayna yaşamlar, ayna siz. Arabaların ters yönde ilerlediği, saatlerin geriye doğru gittiği ir evren.

Bir ayna evren.

Bahsettiğim gibi. Bu evren ...  Devamı

Kuantum ve Göçmen Kuşlar

Her biriniz eşsizsiniz. Hepinizin kendine has özellikleri var. Farklı yetenekleri, duyguları, korkuları, kendi içinde sakladığı bir evren. Birey olarak tahmin edilemezsiniz. İnsan olmanın en güzel tarafı da budur. Tahmin edilemezlik, belirsizlik… Fakat büyük bir kalabalığa, binlerce insandan oluşan bir topluluğa baktığınızda. Bu bireysel farkların önemi kalmaz. Ve o topluluğu doğru politikalar ile yönetebilme imkanınız da vardır. Toplum psikolojisi o nedenle çok güçlü bir alandır.  Topluluk içinde bireyin etkisini en aza indirir ve o topluluğu bir bütün olarak ele alırsınız.

Kuantum fiziğini de bu şekilde düşünmeyi seviyorum kimi zaman. Her bir atoma ayrı ayrı baktığımızda o atomun içindeki belirsizlikler, olasılıklar çok heyecan verici. Fakat bir araya gelip günlük yaşamda gördüğümüz nesneleri oluşturduklarında. Nasıl söylesem. Biraz sıkıcı hale geliyorlar. ...  Devamı

Kuantum Biyoloji: Organik Yaşamın Anahtarı

Roger Penrose Us Nerede? Kralın Yeni Usu isimli kitabında “beyin kuantum fiziği yasalarına dayanarak çalışır ve gerçekte bir kuantum bilgisayaridır” der.

Olağanüstü bir çalışma alanının en beylik laflarından biridir bu. Hayatın, yaşamın sırlarına dair çok şey şey barındıran bir iddia. Ve büyük ihtimalle yaşam denen olgunun tüm bilinmeyenlerini ortaya çıkarabilecek en önemli alan desek çok da yanlış olmaz.

Kuantum Biyolojisi.

Kuantum fiziği serisine başladığımızda da söylediğimiz gibi kuantum mekaniğinin tüm garipliklerini makro düzeyde, günlük yaşamda görmüyor, gözlemlemiyoruz ancak bildiğimiz ve bilmediğimiz, gördüğümüz veya görmediğimiz her şeyi oluşturan bu parçacıkların yasaları bunlar. Yapıtaşında bu denli garipliklerin olduğu süperpozisyonun, mesafeler arası korkunç olayın yani dolanıklığın, gözlemci paradoksunun olduğu bir evrende doğru baktığımız ...  Devamı

Sen Ölümsüzsün! – Kuantum Ölümsüzlüğü

Bebar Bilimin beyin yakma videolarını bilirsiniz. Özellikle kuantum mekaniğine girdiğimiz zaman kaybolduğumuz zamanlar olmuştu. Güzel, entelektüel bir kayboluş. Uzun süredir pek yapmamıştık. Fakat zamanı geldi. Bir miktar bilimsel felsefeye de kayacağız. Peki. Biraz kaybolalım mı?

“Bir şeyin olma ihtimali varsa o şey olur”.

Evet. Başlangıç noktamız burası. Kuantum mekaniğinin temel iddialarından ya da çıkarımlarında biri diyebiliriz.

Yine bu noktada sizden bir şeyleri unutmanızı isteyeceğim. Kendi deneyimlerinizi, yaşantınızı, algınızı bir kenara bırakın.

Bu noktada fark edeceksiniz ki bu iddia aslında doğru. “Bir şeyin olma ihtimali varsa o şey olur”.

Hatta. Ölüm kalım meselesinde de. Evet. Ölmek ya da ölmemek konusunda da doğru bu. Ve bu konuyu biraz düşündüğümüzde ve irdelediğimizde çok ama çok acayip olasılıklar karşımıza çıkıyor! Bir sonuca varmak durumunda ...  Devamı

Kuantum Alan Teorisi: Her Şeyin Teorisi (Bildiğimiz Kadarıyla)

Paradigm Shift. Yani Paradigma Değişimi…

Kısaca “Sorgulanması bile abes kaçan kuralların alaşağı edilmesi” durumu.

Bu terimin de bilim dünyasındaki temsilcilerinin en başında gelenlerden biri bana kalırsa, merak etmeyin Einstein demeyeceğim 🙂 Onun nasıl bir değişime neden olduğunu zaten bol bol konuştuk… Fakat zamanı ve neden olduğu değişim göz önüne alındığında bu isim Michael Faraday’dir…

Bol bol konuştuk diplomasız dâhimizden Faraday videomuzda. Elektrik ve manyetizma konusundaki keşifleri inanılmazdı. Elektromanyetizmanın temellerini atmış ve bir devri kapatıp yenisini açmıştı bilim dünyasında. Ondan sonra gelen tüm gelişmeler bir noktada onun sayesinde desek çok abartmış olmayız.

Buna kuantum fiziği de dahil. Evet. Kuantum fiziği. Ve ötesi.

Ancak Faraday’ın yaktığı ateş ile birlikte evren ile ilgili algımız inanılmaz bir değişime uğruyor ve bu videoyla birlikte ...  Devamı

Karanlık Enerji ve Einstein’ın Muhteşem Dönüşü!

90ların başında iki grup astronom bir tür rekabet içine giriyorlar. Evrenin kaderini anlamaktı amaçları. Bu iki grup biri Şili’deki bu Cello Tororo gözlemevi de dahil olmak üzere birçok teleskobu kullanarak tek bir şeyi gözlemleyerek evrenin doğuşu ve geleceği ile ilgili fikir sahibi olacaklarına inanıyorlardı.

Bir yıldızın ölümünü gözlemleyerek.

Ama öyle sıradan bir yıldız değildi bu. Bir beyaz cüce. Beyaz cüce dediğimiz yaşamının son evresindeki yıldızlardır. Nükleer yakıtını bitirmiş güneşimize benzer bir yıldız kırmızı dev olur. Bu aşamada aşırı genişleyen yıldız beyaz cüce olurken içe doğru çöker. Ardından yıldızın etrafındaki helyum çok fazla sıkışır ve bir noktada patlar. Bu patlamada yıldızın kütlesinin bir çoğu uzaya yayılır ve geriye kalan, çoğunlukla çekirdeğinden oluşan kısım işte bir beyaz cücedir.

Ancak bu astronomların gözlemlediği ...  Devamı

Hiçbir Şey Kesin Değil – Heisenberg Belirsizlik İlkesi

Kuantum fiziği dediğimizde en temel, en önemli, en kilit bilgi şudur:

“Işık hem dalga gibi davranan bir parçacık, hem de parçacık gibi davranan bir dalgadır”.

Bu bilgi bize aslında kuantum fiziği ile ilgili bilmemiz gereken bir çok şeyi anlatıyor.

Kuantum fiziğinin anlamsızlığını, karmaşıklığını, neden bildiğimiz evrenden çok farklı ele almamız gerektiğini bize net olarak gösteriyor.

Çünkü kuantum fiziği bu bilgi üzerine kurulmuştur.

Ondan sonra bildiğimiz her şey bu bilgiden çıkmıştır desek yeridir.

Ampulün nasıl daha verimli olduğunu bulmaya çalışırken keşfettiğimiz akıl almaz bir evrenin anahtarı gibi.

Sonrasını biliyorsunuz. Yepyeni bir fizik, yepyeni bir matematik… Yepyeni bir anlayış.

Kesin olanın yerini alan olasılıklar, rasgelelikler ve belirsizlikler dünyası…

Bu belirsizlik ise işte bugüne kadar konuşmadığımız belki de en önemli konu.

Kediden bahsettik, ...  Devamı