“Sanki ekran başka bir yere açılan bir kapı gibiydi.”
“Işıklar tüm odayı kaplamaya başladı. Bir anda ekran genişlemeye başladı sanki.”
“Tarihi bir kale belirdi birden. Sanki. Bir kuş gibi yukarıdan görebiliyordum kaleyi.”
Bu cümleleri kimler söylemiştir sizce? İlaç etkisindeki insanlar mı? İnsanların tanımladığı rüyalar mı acaba?
Hayır. Bu cümleler Ganzflicker etkisi. Gayet bilinçli bir şekilde ekranda bir görüntüyü izleyen insanların deneyimleri bunlar. Ganzflicker testini yapan insanlar. Ganzflicker adı verilen ve bir grup nörobilimci tarafından çeşitli deneyler için kullanılan bu basit uygulama aslında birbiri ardına yanıp sönen siyah ve kırmızı görüntülerden ibaret.
Başlamadan çok önemli bir uyarı yapmam gerekiyor. Bu videoda bahsedeceğim ve sizden de isteyeceğim deney ışığa duyarlı epilepsiyi tetikleme riski barındırmaktadır. Eğer böyle bir duyarlılığınız varsa bu testi kesinlikle yapmamalısınız.
İşte bu nedenden ötürü bu videoda görüntüyü göstermiyorum. Ancak. Bunun ne anlama geldiğini ve beynimizi nasıl kandırabileceğimizi ve kimi insanların nasıl gayet gerçekçi halüsinasyonlar görebildiğini konuşmadan önce isterseniz birlikte bu testi yapalım. Şimdi testi tasarlayanların önerisi şu şekilde. Açıklamalarda linkini verdiğim görüntüyü tercihen bilgisayarınızdan veya büyük bir ekrandan tam ekran olarak açın. Yine tercihen karanlık ve dikkatinizi dağıtacak bir şey bulunmayan bir odada bulunmanız gerekiyor. Son olarak daha güvenilir bir sonuç almak için yine açıklamalarda linkini verdiğim, odaklanmanızı sağlayacak beyaz gürültü olarak bilinen sesi de açmanız öneriliyor.
10 dakika veya daha kısa sürede bir sonuç alabileceğiniz öngörülüyor. İsterseniz devam etmeden önce bu videoyu durdurup testi yapalım. Test bittikten sonra yaşadıklarınızın ne anlama geldiğini konuşacağız. Sizden de deneyimlerinizi, neler gördüğünüzü yorumlarda paylaşmanızı istiyorum. Bakalım ne kadar farklı deneyimler göreceğiz. Peki. Hazırsanız başlayalım. Ardından tekrar burada buluşalım.
Ganzflicker Testi: https://docs.google.com/forms/d/e/1FAIpQLSf7Fs5gzrcJDUx_75JkZu6xwyGzJ3N9BfyOm6AzOJtqw4Ae3w/viewform
Tekrar hoş geldiniz.
Nasıl hissediyorsunuz?
Aranızda yolculuk yapanlar olmuş olabilir. Yediğiniz içtiğiniz sizin olsun. Gördüklerinizi anlatın bize…
Peki. Yapmayanlar, yapamayanlar veya yapıp anlamak isteyenler için olan şuydu.
Bu basit ama çok etkili test ile burası önemli “bazı” insanların bilinç düzeyinde değişiklik gerçekleşebiliyor. Başta bahsettiğimiz gibi kimi insanlar tarihi kalelerin üzerinde uçabilirken bazıları ise hiçbir şey, evet hiçbir şey görmüyor. Yaşanan deneyimin ise kalıcı bir etkisi bulunmuyor.
Peki bu nasıl oluyor? Beynimizi ve bilincimizi nasıl aldatıyoruz?
Bu testin arkasındaki araştırmacıların bir teorisi var.
Beynimizin görsel verileri işleyen kısmı olan görsel korteksimiz aslında bir bilgisayar ekranına çok benzer bir çalışma mekanizmasına sahip. Bir otomatik F5 düğmesi yani yenileme düğmesi var. Her yenilemede birbiri ardına, bizim algılayamayacağımız bir hızla fotoğraf çekerek bunları işliyor. Yani beynimizin belirli bir yenileme hızı, bir frekansı var. Fakat dediğimiz gibi biz bunu hiç hissetmiyoruz, gördüklerimiz, yaşadıklarımız kesintisiz gibi geliyor. Çünkü beynimiz aradaki boşlukları doldurma konusunda da müthiş yetenekli.
Örneğin. Biliyorsunuz. Trafikte büyük araçların bir kör noktası vardır. Orada sizi göremezler. Aslında bizim görüş alanımızın da bir kör noktası var. Fakat baktığımızda herhangi bir karanlık bölge çarpmaz gözümüze. Çünkü görsel korteksiniz çevreyi derinlemesine analiz ederek bu alanları da doldurur ve sanki eksiksiz bir görüş alanınız varmış yanılgısına düşersiniz. Fakat. İşte burada Ganzflicker testi devreye giriyor.
Eğer görsel korteksinizin aldığı veriler uzun süre bu siyah ve kırmızı yanıp sönen görüntüye maruz kalırsa bu beyninizin standart ritmini bozar. Bozmaktan ziyade aslında bir tür etkileşime girer. Bu durumda işte görüşümüzdeki boşlukları doldurmak için beynimizin biraz spontane takılması gerekebilir.
Bu durumda bu zamana kadar Ganzflicker’a maruz kalan insanların bu anormal veri girişi karşısında ışık patlamaları veya renk patlamaları gördüğünü biliyorduk. Fakat bu test ile bazı insanların başta konuştuğumuz karmaşık, kompleks ve aslında çok gerçekçi halisünasyonlar görmeleri biraz garipti.
Bunu da araştırmacılar şöyle açıklıyor. Beynimiz bildiğiniz üzere birbiri ile sürekli etkileşimde olan birçok farklı bölümden oluşuyor. Buna düşük seviye duyusal bölgeler ya da üst seviye bilişsel süreçler de dahil. Bir çubuğun dikey mi yoksa yatay mı olduğunu algılayabilmek misal düşük seviye bir süreçtir. Fakat bir yabancının yüzünden tehlikeli olup olmadığını anlamak üst seviyedir. Bu seviye işte basit tabirle yoruma çok açıktır.
Zihin gözü diyor araştırmacılar buna. Ve beyninizdeki bu üst seviye süreçler alt seviye süreçlerle birlikte gördüklerinizi bir nevi yorumlarlar. O nedenle birisi Ganzflicker karşısında gerçekçi halisünasyonlar görüyorsa bu beyinlerinin otomatik olarak gelen verilere olduğundan daha fazla anlam yükleyerek daha gerçekçi bir görüntü oluşturuyor olabilir.
Ancak şunu tekrar vurgulamakta fayda var. Herkesin görsel algısı farklıdır. O nedenle bazı insanların ki bu insanların sayısı oldukça azdır, bu görsel yorumlamayı yapamıyor olabilir. Bu grubun içinde de kimi insanlar bunu o kadar şiddetli yaşarlar ki bu durumun bir adı vardır. Aphantasia derler. Zihin ya da zihin gözü körlüğü diye bilinir. Ancak bu durumu, bunu yaşayanların tecrübelerini isterseniz derinlemesine başka bir videoda, hatta bir sonraki videoda ele alalım. Ne dersiniz?
Testimize geri dönersek. Aslında birçok insan bu iki grubun tam ortasında yer alıyor. Hiçbirşey görmemek ile canlı sahte halüsinasyonlar görmek arasında. Yapılan çalışmada zihin körlüğü yaşayanların yarısı hiçbir şey görmezken diğer yarısı da sadece geometrik şekiller gördüklerini ifade etmişler. Diğer grupta ise yarısı yüzler ya da hayvanlar gibi sabit resimler görürken diğer yarısı eksiksiz bir ortam görüntüsü ile sahte halüsinasyonlar gördüklerini söylediler.
Bunun nedeni ise yine araştırmacılara göre aslında görsel korteksimizin frekansında, yani ritminde. Tahmin edeceğinizin aksine zihin körlüğü yaşayanların görsel korteksinin frekansı yani görsel verileri işleme hızı daha hızlı olduğu için aslında Ganzflicker etkisi ile doldurulacak çok da bir boşluk kalmaması söz konusu. Halüsinasyon görenlerin ise daha düşük frekans ile işlenen görsel veriler nedeniyle boşlukları farklı verilerle doldurma eğilimi oluyor.
Bir pencere gibi düşünebiliriz bunu.
İşte bu nedenle bu test bireylerin görsel çevresini neden farklı algıladığını da bir nevi açıklıyor ve gerçek hayatın, aslında gerçekliğin de kişiden kişiye neden farklı algılandığını da bize gösteriyor.
Gerçeklik sizin algılayabildiğiniz kadar gerçek.
Ve her zaman olduğu gibi.
Tekrar görüşene dek.
İyi ki varsınız.
Sevgiler.